MAIN PAGE | SOCIETY  | TÜRKÇE
Journal of Health and Nursing Management: 4 (2)
Volume: 4  Issue: 2 - 2017
Hide Abstracts | << Back
1.Cover

Page I

2.Contents

Page II

3.Editorial

Page III

RESEARCH ARTICLE
4.Validity and Reliability Study of the Compulsory Citizenship Behaviour Scale in Turkish: A Study Among Nurses
Arzu Kader Harmancı Seren, Nihal Ünaldı Baydın
doi: 10.5222/SHYD.2017.043  Pages 43 - 49
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu araştırma, Zorunlu Vatandaşlık Davranışı Ölçeği’nin Türkçe’de geçerlik ve güvenirliğini göstermek amacıyla yürütülmüştür.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Metodolojik bir çalışmadır. İstanbul’da, kamuya bağlı bir üniversite hastanesinde çalışan hemşirelerden oluşan örneklem grubundan uygun şeklide doldurulup geri toplanan 233 form değerlendirilmeye alınmıştır. Ölçeğin değerlendirilmesinde kapsam geçerliği, yapı geçerliği, zamana karşı güvenirlik, iç tutarlık analizi ve ölçek puan ortalamaları kullanılmıştır.
BULGULAR: Ölçeğin kapsam geçerlik indeksi 0,96 olarak bulunmuştur. Ölçeğin madde toplam puan korelasyonları 0,61-0,77 arasında ve Cronbach α güvenirlik katsayısı 0,88 olarak 0,70’den yüksek ve güvenilir bulunmuştur. Yapı geçerliği başlığında doğrulayıcı faktör analizi yapılmıştır. Orijinal ölçeğin tek faktörlü yapısı doğrulanmıştır. Uyum iyiliği istatistiklerinde, ölçeğin uyumunun iyi olduğu bulunmuştur. Ölçek toplam puan ortalaması 3,84±0,89’dur.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Bu çalışmada yürütülen geçerlik ve güvenirlik analizleri sonucunda Zorunlu Vatandaşlık Davranışı Ölçeği’nin Türkçe’de geçerli ve güvenilir bir araç olarak kullanılabileceği belirlenmiştir. Ölçeğin hizmet sektöründe farklı meslek gruplarından örneklemler üzerinde kullanılması önerilir.
INTRODUCTION: This research has been carried out for the purpose of performing validity and reliability of the Compulsory Citizenship Behaviour Scale in Turkish.
METHODS: The research is a methodological study. 233 forms which have been filled properly and returned by the sample group that consists of nurses who are working in a public university hospital in Istanbul, were analyzed. Content validity, construct validity, internal consistency, stability and mean scores have been used in the scale evaluation.
RESULTS: Content validity index of scale has been found as 0.96. Item mean correlations of the scale were between 0.61-0.77; Cronbach α coefficient of the scale was 0.88, over 0.70 and reliable. Explanatory factor analysis was performed in construct validity. One factor scale structure of the original scale was confirmed. Goodness of fit statistics showed that the goodness of fit indexes of the scale was suitable. The mean total scale score was 3.84±0.89.
DISCUSSION AND CONCLUSION: It has been confirmed that the Compulsory Citizenship Behaviour Scale is reliable and a valid instrument that may be used in studies. The scale is advised to be used in different sample groups in service sector.

5.The Evaluation of Professional Self-esteem of Nurses and Social Workers Before and After Graduation
Ebru Özen Bekar, Dilek Konuk Şener, Çetin Yılmaz, Şengül Cangür
doi: 10.5222/SHYD.2017.050  Pages 50 - 55
GİRİŞ ve AMAÇ: Araştırma, hemşire ve sosyal çalışmacıların mesleki benlik saygılarının mezuniyet öncesi ve sonrası değişimlerini değerlendirebilmek amacıyla yapılmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Araştırma tanımlayıcı tiptedir. Mezuniyet öncesi 112 öğrenci ile araştırmaya başlanmış, mezuniyetten bir yıl sonra katılımcıların 40’ına ulaşılmıştır. Araştırmada bu 40 kişinin mezuniyet öncesi ve sonrası verileri değerlendirilmiştir. Veri toplama aracı olarak, “Mesleki Benlik Saygısı Ölçeği” kullanılmıştır. Bu ölçek örneklem grubuna mezuniyet öncesi ve mezuniyetten bir yıl sonra olmak üzere iki kez uygulanmıştır. Araştırma verilerinin analizinde; nicel değişkenlerin gruplar arası karşılaştırmasında Mann-Whitney U testi, kategorik değişkenler arasındaki ilişkilerde Pearson Chi-square ve Fisher’ Exact testleri kullanılmıştır.
BULGULAR: Bu çalışmada katılımcıların Mesleki Benlik Saygısı Ölçeği’nden aldıkları puanlar incelendiğinde; Hemşirelik Bölümü’nde okuyan son sınıf öğrencilerin puan ortalaması 114,72±17,32, Sosyal Hizmet Bölümü’nde okuyan öğrencilerin puan ortalaması 121,18±17,63 olarak belirlenmiştir. Hemşirelik bölümü ve sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin mezuniyetten bir yıl sonra ölçülen mesleki benlik saygısı ölçek puanları mezuniyet öncesi ölçülen değerlerinden anlamlı düzeyde düşüktür (p<0,001, p<0,001).
TARTIŞMA ve SONUÇ: Hemşire ve sosyal çalışmacıların mesleki benlik saygılarının mezuniyet öncesi ve sonrası değişimlerini değerlendirebilmek amacıyla yapılan bu çalışmada, hemşire ve sosyal çalışmacıların mezuniyet sonrası mesleki benlik saygılarında düşme olduğu görülmüştür.
INTRODUCTION: The research was conducted in order to evaluate the alterations in vocational self-esteem of nurses and social workers before and after graduation.
METHODS: The study is descriptive. The research began with 112 students before graduation and 40 of the participants were reached after their graduation. In the study, the pre-and-post graduate data of these 40 students were evaluated. The “Professional Self-Esteem Scale” was used as a data collection means. The scale was carried out to the students twice; first before graduation and second, after one year of their graduation. While analyzing the research data; the Mann-Whitney U test was used to compare quantitative variables between groups and Pearson Chi-square and Fisher’ Exact for the relations between categorical variables.
RESULTS: In this study when the participants’ scores of Professional Self-Esteem Scale were analyzed; the average score was determined as 114,72±17,32 for the students in the Nursing Department and 121,18±17,63 for the students in Social Work Department. After graduation score of Nursing and Social Work Department students from the Professional Self-Esteem Scale was significantly lower than the score measured before graduation (p<0,001, p<0,001). The Professional Self-Esteem Scale score of Nursing and Social Work Department students were significantly lower one year after graduation than those measured before graduation (p<0,001, p<0,001).
DISCUSSION AND CONCLUSION: In this study, which was carried out to evaluate the alterations in the pre-and post-graduate professional self-esteem of nurses and social workers, it has been examined that the professional self-esteem of nurses and social workers decline after graduation.

6.Turkish Reliability and Validity on Nurses of Workplace Incivility Scale
Adalet Kutlu, Nurcan Bilgin
doi: 10.5222/SHYD.2017.056  Pages 56 - 62
GİRİŞ ve AMAÇ: İş yeri nezaketsizliği, kurumlarda düşük şiddetli sapkın davranışlar olarak tanımlanmaktadır ve hemşirelerin çalışma ortamlarında bu tür davranışlar görülebilmektedir. Bu araştırma, “Workplace Incivility Scale”’in Türkçe formu; İşyeri Nezaketsizlik Ölçeği’nin hemşireler üzerinde dil uyarlaması, güvenilirlik ve geçerliliğini test etmek amacıyla yapılmıştır.

YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu araştırma metodolojik bir çalışma olup Şubat-Haziran 2015 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. İşyeri Nezaketsizlik Ölçeği, 12 maddeden oluşan beşli Likert tipinde bir ölçektir. Araştırmanın örneklemini 120 hemşire oluşturmaktadır. Ölçeğin güvenilirlik düzeyi, iç tutarlılık analizi ile değerlendirilmiştir. Ölçeğin geçerliliği, kapsam, yapı ve ölçüt geçerliliği ile sınanmıştır.
BULGULAR: Ölçeğin güvenilirlik Cronbach Alpha katsayısı 0,90 bulunmuştur ve madde çıkarılarak tekrarlanan iç tutarlılık analizlerinde sorunlu soruya rastlanmamıştır. Ölçeğin yapı geçerliliği için açıklayıcı faktör analizi kullanılmış, analiz sonucunda toplam varyansın %60,41 olduğu saptanmıştır. Verilerin faktör analizine uygunluğu için Kaiser-Meyer-Olkin değeri 0,87, Barlett Sphericity testi χ2 değeri ise χ2 =751,219, p<0,000 olarak belirlenmiştir. Ölçeğin eş zamanlı ölçek geçerliliği için, İşyeri Nezaketsizlik Ölçeği ve İşyeri Zorbalık Ölçeği arasında çok ileri düzeyde pozitif yönde korelasyon bulunmuştur. Bilinen gruplar ve ölçüt geçerliliği için hemşirelerin eğitim ve memnuniyet puanlarının arttıkça nezaketsizlik puan ortalamalarının düştüğü gözlenmiştir.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Hemşireler üzerinde yapılan “İşyeri Nezaketsizlik Ölçeği” Türkçe formunun geçerlilik-güvenilirlik sonuçlarının kabul edilebilir düzeyde olduğu bulunmuştur.
INTRODUCTION: Workplace incivility is low intensity deviant behaviors and this type of behavior can be seen in the work environment of nurses. This research was designed to test the linguistic adaptation, reliability and validity of the Workplace Incivility Scale on nurses.

METHODS: This research is a methodological study and it was conducted between February and June 2015. The scale includes a 12-item survey. It is Likert type scale and responses to each question are rated on a 5-point Likert scale. The sample of the research was composed of 120 nurses. The reliability of the scale was assessed by internal consistency and the validity is performed by construct, content and criteria validity.
RESULTS: Cronbach alpha coefficient of the scale was 0.90, as a result of the internal consistency analysis repeated by removing item wasn’t found a problematic item. Exploratory factor analysis is used for the construct validity of the scale and as a result of this analysis; total variance was found 60.41%. Kaiser-Meyer-Olkin for compliance data to factor analysis was found as 0.87, Barlett Sphericity test χ2 value was calculated as 751.219 (p<0.000). The correlation between the Scale and Workplace Bullying Scale was found as very advanced in the positive direction. As criteria validity, when nurse’s satisfaction scores increases, observed that the scale’s scores decreases.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Turkish form of Workplace Incivility Scale which was conducted on nurses has acceptable level of validity and reliability.

7.A Research On The Critical Thinking Tendency of Nurse Managers
Muhteşem Baran, Fatma Balcı
doi: 10.5222/SHYD.2017.063  Pages 63 - 71
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmanın amacı İstanbul ili Avrupa Yakası’nda yer alan Sağlık Bakanlığı’na bağlı faaliyet gösteren Eğitim ve Araştırma Hastaneleri’nde görev alan yönetici hemşirelerin eleştirel düşünme eğilimlerini ve bu eğilimlerin demografik özellikleri ile ilişkisinin olup olmadığını ortaya koymaktır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu çalışma, 2012- 2013 seneleri arasında 12 farklı Eğitim ve Araştırma hastanesinde görev yapan toplam 288 adet yönetici hemşire üzerinde kolayda örneklem yöntemi ile uygulanmıştır. Veri toplama aracı olarak yönetici hemşirelerin tanıtıcı ve mesleki özelliklerini içeren bilgi formu ve Kalifornia Eleştirel Düşünme Eğilim Ölçeği (KEDEÖ) kullanılmıştır. İstatistiksel analizler için NCSS (Number Cruncher Statistical System) 2007 Statistical Software (Utah, USA) programı kullanıldı. Veriler Kolmogorov Smirnov test, Oneway Anova testi, Tukey HSD testi, Student t test, Pearson korelasyon testi, Spearman korelasyon testi ile değerlendirildi.
BULGULAR: Çalışmaya katılanların KEDEÖ ölçeği toplam puanlarının 170,45 ile 277,81 arasında değişmekte olup ortalama 216,26±22,48’dir. Çalışmaya katılanların yaş grupları arasında KEDEÖ ölçeği toplam puanı(p: 0,013); yönetim kademeleri arasında KEDEÖ ölçeği sistematiklik alt boyutundan (p: 0,042); eleştirel düşünme eğitimi alma durumlarına göre KEDEÖ ölçeği doğruyu arama (p: 0,034), açık fikirlilik(p: 0,008), analitiklik (p: 0,002), sistematiklik (p: 0,005) alt boyutlarından alınan puanlarda istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Madde puan ortalaması değerlendirildiğinde çalışma kapsamına alınan yönetici hemşirelerin eleştirel düşünme eğilim puanlarının düşük düzeyde olduğu belirlenmiştir. Hemşirelerin yaşlarının artmasıyla eleştirel düşünme eğilimi, kendine güven, analitiklik ve meraklılığın arttığı gözlenmiştir. Hemşirelerin eğitim durumlarının eleştirel düşünme eğilimine etkisi olamadığı gözlenmiştir. Eleştirel düşünme becerileri hakkında eğitim almış olan katılımcıların doğruyu arama, açık fikirlilik, analitiklik ve sistematiklik açısından almayanlara göre üstünlük gösterdiği izlenmiştir. Bu verilere göre, sağlık kuruluşlarında, eleştirel düşünme eğiliminin artırılmasına yönelik eğitim programlarının düzenlenmesi gerekmektedir.
INTRODUCTION: The aim of this study is to determine the critical thinking trends of nurse managers working at Ministry of health training and research hospitals on the European side of İstanbul province and demographic characteristics of these trends reveal whether the relationship with.
METHODS: In this study, between 2012-2013 year in 12 different training and research hospital nurse managers Sean samples on a total of 288 units has been applied with the method. As a tool for data collection that contains the properties for the handle administrator nurses and professional information form and the scale of the California critical thinking Disposition (CCTDI). NCSS for statistical analysis (Number Cruncher Statistical System) 2007 Statistical Software (Utah, USA) program was used.
RESULTS: CCTDI of respondents working scale total score range average between 277.81 with 170.45 of 216,26 ± 22,48. Participants in the working age groups include CCTDI scale total score (p: 0, 013); management positions include CCTDI scale of systematic child size (p: 0, 042); critical thinking training according to the scale of the truth search CCTDI (p: 0,034), open-mindedness (p: 0,008), analytical (p: 0.001, 002), systematic (p: 0,005) are the lower size difference statistically has been identified in the points received.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Item average score was evaluated study group received scores of critical thinking disposition of nursing administrator at a low level. Increasing age of nurses tend to critical thinking, self-confidence, increased the analytical and inquisitive. The effect of training status of the nurses tend to have been observed when critical thinking. Critical thinking skills are trained participants the truth about search, open-mindedness, analytical and systematic advantages for those who placed in terms of points. According to this data, health care, of critical thinking the tendency to increase the regulation of educational programs.

8.Evaluation of the Nursing Management Course in Undergraduate Nursing Programs in Turkey
Öznur İspir, Oya Çelebi Çakıroğlu, Esengül Elibol, Emine Çeribaş, Gizem Açıkgöz, Hande Yeşilbaş, Merve Tarhan
doi: 10.5222/SHYD.2017.072  Pages 72 - 78
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışma, Türkiye’deki devlet üniversitelerinin hemşirelik lisans programlarında yer alan “Hemşirelikte Yönetim” dersinin içeriğine ve dersten sorumlu akademik personele yönelik mevcut durumu belirlemek amacıyla yapılmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Araştırma tanımlayıcı tasarım tipinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evrenini, Türkiye’de devlet üniversitelerine bağlı 78 hemşirelik lisans programı oluşturmuştur. Veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından oluşturulan soru formu kullanılmıştır. Veriler Mart-Mayıs 2016 tarihleri arasında hemşirelik programlarının web sitelerindeki içeriklerin taranmasıyla elde edilmiştir. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler kullanılmıştır.
BULGULAR: Araştırmadan elde edilen veriler doğrultusunda hemşirelik lisans programlarının %58’inin Sağlık Yüksekokulu bünyesinde yürütüldüğü, hemşirelikte yönetim dersinden sorumlu akademik personelin %81,1’inin hemşirelik lisans programından mezun olduğu, %40,7’sinin öğretim görevlisi olarak çalıştığı, %37,3’ünün lisansüstü eğitimini hemşirelik dışı bir alanda yaptığı bulunmuştur. Araştırmada incelenen programların %94,8’inde hemşirelikte yönetim alanında bir ders olduğu saptanmıştır. Programların %91’inde dersin tam adının “Hemşirelikte Yönetim” olduğu, %87,2’sinde zorunlu ders olarak verildiği, teorik ve uygulama saatlerinin ise sırasıyla ortalama 3,13 ve 2,91 saat olduğu belirlenmiştir. Ayrıca incelenen programların %34,6’sında hemşirelikte yönetim dersi içeriğinin web sayfasında paylaşılmadığı saptanmıştır.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Hemşirelik lisans programlarında verilen “Hemşirelikte Yönetim” dersinden sorumlu akademik personelin hemşirelikte yönetim alanındaki uzmanlığının sınırlı olduğu, hemşirelik programlarının büyük çoğunluğunda dersin verilmesine rağmen, dersin saat ve içerik açısından yetersiz olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Üniversitelerin web sayfalarında yer alan hemşirelikte yönetim dersine ait müfredat içerikleri karşılaştırıldığında önemli farklılıklar olduğu göze çarpmaktadır.
INTRODUCTION: This study was conducted to evaluate the academic staff teaching the “Nursing Management” course and to assess the current content of the course in the undergraduate nursing programs of the state universities in Turkey.
METHODS: Design of the study is descriptive. Population of the study consists of seventy-eight undergraduate nursing programs in the state universities in Turkey. The questionnaire prepared by the researchers was used as a data collection tool. The data were obtained by screening the content of the websites of nursing education programs between March and May 2016. Descriptive statistics were used to analyze the data.
RESULTS: Data obtained from research indicated that 58% of nursing undergraduate programs are conducted within the school of health, 81.1% of the responsible academic staff of nursing management course graduated from the undergraduate nursing programs, 40.7% of them worked as a lecturer and 37.3% of them specialized in a non-nursing area. It was determined that 94.8% of the programs examined in the study had a course in management field in nursing. The full name of the course was “Nursing Management” in 91% of the programs and the course was mandatory in 87.2% of the programs. Theory and clinical practice hours of the course were 3.13 and 2.91, respectively. In addition, 34.6% of the examined programs were found not to share the content of the nursing management course on the web page.
DISCUSSION AND CONCLUSION: This study demonstrated that the expertise of the academic staff teaching the “Nursing Management” course was not sufficient in the nursing management area, the schedule and content of the course were not sufficient although many nursing education programs provided the course. When the curriculum contents of the management course in nursing on the web pages of the universities are compared, it is seen that there are significant differences.

REVIEW
9.Disasters and Nurses’ Preparedness for Disasters in Turkey: Literature Review
Gülcan Taşkıran, Ülkü Baykal
doi: 10.5222/SHYD.2017.079  Pages 79 - 88
Afetler aniden oluştuğu için sağlık profesyonelleri özellikle hemşireler afetin tüm aşamalarına uygun yeterliliklerle hazırlanmalıdır. Bu anlamda hemşirelerin afetlere hazır olma durumlarının incelenmesi önem taşımaktadır. Çalışmanın amacı, hemşirelerin afetlere hazır olma durumunu ele alan literatürü ve Türkiye’de yapılmış olan araştırmaları inceleyerek hemşirelerin afetlere hazır olma durumununa ilişkin mevcut durumu ortaya koymak ve daha sonra yapılacak çalışmalara ışık tutmaktır. Türkiye’de hemşirelerin afetlere hazır olma durumunu inceleyen çalışmaların çoğunlukla tanımlayıcı ve örneklemi kısıtlı araştırmalar olduğu saptanmıştır. Türkiye’de çalışmaların 2010 yılından sonra yürütüldüğü ve öncesinde bu konuda araştırmanın yapılmadığı görülmüştür. Ayrıca, çalışmalarda hemşirelerin afetlere hazır oluşluklarında temel yeterliliklerinin geliştirilmesi gerektiği, eğitim programlarına gereksinim duyulduğu ve eğitime katılmaya istekli olunduğu sonucu ortaya çıkmıştır. Çalışma, Türkiye’de hemşirelerin afetlere yönelik eğitimlerinin yetersiz olduğunu ve diğer tüm ülkelerde yapılan çalışma sonuçlarına benzer şekilde Türkiye’deki hemşirelerin de afetlere müdahale etmek için kendilerini hazır ve yeterli görmediklerini ortaya koymuştur. Diğer ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye’de bu konuda yapılan çalışmaların çok az olduğu ve konuyla ilgili daha fazla araştırmaların yapılması gerektiği belirtilebilir.
Since disasters often strike without warning, healthcare providers, especially nurses must be prepared with appropriate competencies for disaster procedures. Nurses’ preparedness for disasters need to be evaluated to aid in the creation of effective national plans and educational programs. The purpose of the study is to present the current situation and to provide a working perspective on nurses' preparedness for disasters. It has been determined that studies that examine nurses' preparedness for disasters in Turkey are mostly descriptive and their samples are limited. It was seen that the studies in Turkey were carried out after 2010 and there was no research on this subject before. Studies have shown that nurses' basic competencies for disaster preparedness need to be developed, they need training programs and are willing to participate. The study revealed that the training of nurses for disasters in Turkey is inadequate and the nurses do not see themselves prepared and sufficient to intervene in disasters. When compared to other countries, it is seen that the studies done on this subject in Turkey are very few and it is necessary to carry out further research on the subject.



 
 

LookUs & Online Makale